Değerli misafirlerimizi belirlenen duraklardan alarak Gökovalı rüyaya birlikte adım atıyoruz. Aydın, Çine ve Muğla güzergahını takip ederek Gökova Körfezi'nin büyüleyici manzarasına tanıklık ediyoruz. Mavinin ve yeşilin dans ettiği bu eşsiz manzaranın tadını çıkarıyor, yolculuğumuza devam ediyoruz.

Akyaka'ya vardığımızda, bu küçük balıkçı kasabasının güzelliklerini keşfetmek için serbest zaman veriyoruz. Dileyen misafirlerimizle birlikte tekne turu'na katılıp, doğanın kucakladığı bu güzel kasabayı denizden keşfetme fırsatı buluyoruz.

Tekne turu sonrasında Azmakbaşı Deresi'nin denizle buluştuğu büyülü noktayı ziyaret ediyoruz. Dağlar arasında kıvrılarak Marmaris'e ulaşıyoruz. Çam, zeytin ve badem ağaçları arasında geçen yolculuğumuzda, kuş sesleri, denizin kokusu ve doğanın dinginliği içsel bir huzur sunuyor.

Marmaris'e vardığımızda, liman ve çarşı bölgesinde serbest zaman veriyoruz. Eşsiz manzaralar eşliğinde çay ve kahve keyfi yapıyor, şehri keşfetmek için özgürce zaman geçirme imkanı buluyoruz.

Marmaris Merkez'deki otelimize ulaştığımızda, akşam yemeği ve konaklama için hazırız. Otelin sunduğu aktiviteler, deniz ve havuz keyfiyle geçireceğimiz akşam, Gökovalı bir rüyanın ardından huzurlu bir konaklama deneyimine dönüşecek.

Sabahın taptaze havasında başlayan günümüzde, otelin sunduğu huzurlu atmosferi tercih eden misafirlerimiz için havuz ve diğer aktiviteler keyifli bir seçenek sunuyor. Aynı zamanda, otelin hemen yanındaki Plaj da denizle buluşmak isteyen misafirlerimiz için harika bir alternatif sunuyor. Dileyen misafirlerimiz de Datça'nın muhteşem koylarında tekne turuna katılabilirler. (Extra)

Tarih ve doğa ile iç içe olan Datça Yarımadası'nın güzellikleriyle tanışmaya devam ediyoruz. Strabon'un ünlü sözüyle anılan Datça'nın eşsiz doğasında Eski Datça'yı keşfetmeye başlıyoruz. Taş evlerle süslü sokakları arasında dolaşarak, ünlü şair Can Yücel'in son yıllarını geçirdiği evi ziyaret ediyoruz. Can Yücel'in yaşadığı sokağa ulaşmanın ardından köy kahvesinde geçireceğimiz serbest zamanla Datça'nın sakin atmosferinin keyfini çıkarıyoruz. Eski Datça'nın tarihi sokaklarında yürüyüş yaparak, güzel anılara fotoğraflarımızı ekliyoruz.

Datça'nın doğal güzelliklerinden ve el emeği ürünlerinden alışveriş yapmak isteyenler için badem, zeytinyağı ve bal alışverişlerimizi gerçekleştiriyoruz. Ardından, Yeni Datça'nın modern ve çağdaş atmosferine geçiyoruz. Burada geçireceğimiz serbest zamanın ardından otelimize dönüyoruz ve günü otelimizde alacağımız akşam yemeği ile tamamlıyoruz. 

Sabahın taptaze havasında başladığımız yeni gün, Selimiye'nin sakin sokaklarında ve bembeyaz sahilinde geçiyor. Misafirlerimizle birlikte bu şirin beldeyi keşfe çıkıyor, sokak lezzetlerini tatmak için yerel bir mekanı tercih ediyoruz. Burada, yöresel lezzetlerin en güzel örneklerinden biri olan "losta tatlısı"nı denemek, bölgenin damak tadını keşfetmek adına unutulmaz bir deneyim sunuyor.

Selimiye'nin büyüleyici atmosferinden ayrıldıktan sonra rotamızı Kızkumu'na çeviriyoruz. Rehberimiz, bu eşsiz kumsalın ardındaki aşk hikayesini anlatırken, manzaranın ve hikayenin büyüsüne kapılıyoruz. Kızkumu, berrak denizi ve masmavi gökyüzü ile tam bir fotoğraf karesi sunuyor. Serbest zaman içerisinde bu eşsiz atmosferin tadını çıkarıyor, bol bol fotoğraf çekimi yapıyoruz.

Güzel bir günü daha geride bırakarak Edremit'e dönüş yolculuğumuza başlıyoruz. Yolda, geçmişin güzelliklerini hatırlayarak, keyifli sohbetler eşliğinde akşam saatlerinde Edremit'e ulaşıyoruz. Bir sonraki Gayem Tur organizasyonunda tekrar buluşmak üzere vedalaşıyoruz.