Sabah belirlenen saatte siz değerli misafirlerimizle buluşarak yolculuğumuza başlıyoruz.
Günümüzün ilk durağı Kozbeyli Köyü oluyor.
Dar sokakları, taş evleri ve dibek kahvesiyle ünlü olan bu köyde kendinizi sürekli fotoğraf çekerken bulacaksınız Mübadele zamanında Kozbeyli’ ye Limni, Midilli, Selanik ve Rumeli’den Türkler getirilerek yerleştirilmiş.
Bu köyde yaşayan Rumlar da karşı kıyıya yerleştirilmiş ve böylelikle mübadele döneminde köy nüfusunun neredeyse tamamının değiştiğini belirtebiliriz.
Buradaki gezimiz esnasında 1611 yılında inşa edilmiş olan Kozbeyli Camii’ ni görüyoruz.
Köyün meşhur dibek kahvesini de içtikten sonra aracımızda buluşup, Yeni Foça ya doğru yola çıkıyoruz.
Burada serbest zaman veriyoruz. Dileyen misafirlerimiz denize girebilir, dileyen misafirlerimiz ise gezerek Yeni Foça’yı keşfedebilirler.
Serbest zamanımızın ardından rehberimizin belirlediği saatte aracımızda buluşuyor ve Eski Foça’ya gidiyoruz.
Burada ilk olarak öğle yemeği için mola veriyoruz. Yemeğimizden sonra rehber eşliğinde Eski Foça’yı geziyoruz.
Eski Foça Antik çağda bir iyon yerleşimi olarak ortaya çıkmış, adını da kendisini çevreleyen, denizde ve civardaki adaların açıklarında yaşayan foklardan almıştır.
Antik çağda Phokaia olarak anılan isim zamanla Foça olarak değişmiştir.
Gezimiz sırasında taş evler, Arnavut kaldırımları, süslü sokakları görüyoruz ve harika deniz kokusunu içimize çekiyoruz.
Sahildeki molamızın ardından Çandarlıya geçiyoruz.Çandarlı’nın antik adı Pitane olarak geçiyor. Suyu bol anlamına gelen Pitane’nin tarihi Helen dönemi öncesine, M.Ö. 6. yüzyıla kadar uzanıyor. Şehrin Amazonlu kadınlar tarafından kurulduğu söylencesi de mevcut. Burayı bir ara Cenevizliler de deniz üssü olarak kullanmışlar. Yapılan kazılarda bulunan arkeolojik eserler şu anda Bergama Müzesi’nde ve İzmir Arkeoloji Müzesi’nde koruma altına alınmış.
Rivayete göre,1822 yılında Sakız, Sisam ve İpsala adalarından gelen Rum çeteler şehri gece yarısı baskına uğratmışlar. Hazırlıksız yakalanan Çandarlı halkının çoğunu öldürmüşler, kalanları esir almışlar ve çok sayıda kadın ve çocuğu yanlarına alıp kaçırmışlar. Bu haber saraya ulaştığında Türkler bu baskına karşılık olarak adaları basmış ve çok sayıda çocuğu alarak hali vakti yerinde olan Türk ailelere evlatlık olarak vermişler. Söylenene göre kaçırılan Türk çocuklarının bir kısmını adeta fidye ödeyerek geri almışlar. Ancak Çandarlı bu kanlı olayı bir türlü unutamamış. O günden sonra insanlar kabuğuna çekilip yaşamışlar. Belki bu yüzdendir bugün hala sakin olma sebebi.Buradaki KALE ziyareti ve serbest zaman ardından Dikili'de vereceğimiz çay molası ile dönüş yolculuğuna geçiyor ve akşam saatlerinde Edremit'te oluyoruz.
Başka bir GAYEM TUR organizasyonunda buluşmak üzere sizlerle vedalaşıyoruz.